DOLAR 27,3279 0.28%
EURO 28,9322 0.3%
ALTIN
BITCOIN 7171130,44%
Şanlıurfa
31°

AÇIK

05:23

İMSAK'A KALAN SÜRE

YAHUDİ,  EGİTİMİ İLE GÜÇLÜDÜR HAHAMI İLE DEGİL 

YAHUDİ,  EGİTİMİ İLE GÜÇLÜDÜR HAHAMI İLE DEGİL 
0

BEĞENDİM

ABONE OL

YAHUDİ, *EGİTİMİ İLE GÜÇLÜDÜR *HAHAMI İLE DEGİL.

Pakistanlı prof.Salem araştırdı ve diyor ki,

 

*Tüm zamanların en etkin bilim adamı Albert Einstein bir Yahudiydi.

*Psikanalizin babası Sigmund Freud bir Yahudiydi.

*Karl Marks Yahudiydi.

 

Tüm insanlığa zenginlik ve sağlık katmış Yahudilere bakalım:

 

– Benjamin Rubin, insanlığa aşı iğnesini armağan etti.

– Jonas Salk, ilk çocuk felci aşısını geliştirdi.

– Gertrude Elion, lösemiye karşı ilaç buldu.

– Baruch Blumberg, Hepatit-B aşısını geliştirdi.

– Paul Ehrlich, frengiye karşı tedaviyi buldu.

– Elie Metchnikoff, bulaşıcı hastalıklarla ilgili buluşuyla Nobel ödülü kazandı.

– Gregory Pincus, ilk doğum kontrol hapını geliştirdi.

– Bernard Katz, nöromasküler iletişim (kaslarla sinir sistemi arası iletişim) alanında Nobel ödülü kazandı.

– Andrew Schally, endokrinoloji (metabolik sistem rahatsızlıkları, diyabet, hipertiroid) tedavilerinde kullanılan yöntemi geliştirdi.

– Aaaron Beck, Cognitive Terapi’yi (akli bozuklukları, depresyon ve fobi tedavilerinde kullanılan psikoterapi yöntemini) geliştirdi.

– Gerald Wald, insan gözü hakkındaki bilgilerimizi geliştirerek Nobel ödülü kazandı.

– Stanley Cohen, embriyoloji (embriyon ve gelişimi çalışmaları) dalında Nobel aldı.

– Willem Kolff, böbrek diyaliz makinesini yaptı.

– Peter Schultz, optik lif kabloyu,

– Charles Adler, trafik ışıklarını,

– Benno Strauss, paslanmaz çeliği,

– Isador Kisse, sesli filmleri,

– Emile Berliner, telefon mikrofonunu,

– Charles Ginsburg, ilk bantlı video kayıt makinesini geliştirdi.

– Stanley Mezor, ilk mikro-işlem çipini icat etti.

– Leo Szilard, ilk nükleer zincirleme reaktörünü geliştirdi.

 

Peki, ama;

son 100 yıl içindenüfusu 20 milyon Yahudiler sadece bilimsel alanda 104 Nobel ödülü kazanırken,

1.4 milyar Müslüman neden yalnızca 3 Nobel kazandı?

 

Yahudiler niçin bu kadar yaratıcı ve neden bu kadar güçlüler?

 

Yahudi inancına bağlı ve küresel çapta büyüyüp tanınmış şu yatırımcılara/işadamlarına ve markalarına bakalım:

 

– Ralph Lauren (Polo),

– Levi Strauss (Levi’s Jeans),

– Howard Schultz (Starbuck’s),

– Sergei Brin (Google),

– Michael Dell (Dell Bilgisayarları),

– Larry Ellison (Oracle),

– Donna Karan (DKNY),

– Irv Robbins (Baskins & Robbins),

– Bill Rosenberg (Dunkin Dougnuts),

– Richard Levin (Yale Üniversitesi’nin kurucu başkanı).

 

Sorun kendinize:

Neden Yahudiler bu kadar güçlüdür?

 

Cevabı şudur:

*Her çocuğa ve her gence kaliteli eğitim verirler…

*Bu eğitim türü ;

– Sorgulayıcı (teslimiyetçi değil),

– Araştırıcı (ezberci değil) ve

– Yaratıcıdır (bilgi üretmek/bulmak içindir)

 

Soru:

Neden Müslümanlar bu kadar güçsüzdür?

Cevap:

*Yanlış eğitim verdikleri ve gelişime yararı olmayan birer eğitim sistemi uyguladıkları için (Büyük oranda Din Eksenli, Sorgusuz, Araştırmasız, Ezberci ve Dayatmacı eğitim…).

*Oysa gezegenimizde yaklaşık 1 milyar 480 milyon Müslüman yaşamaktadır.

*Yani, toplam dünya nüfusu içinde her 5 kişiden biri Müslümandır.

 

Müslümanlar bu kadar kalabalıklar ama neden güçsüzler?

 

Nedeni ;

*Eğitim(sizlik)dir!!!

 

*İslam Konferansı Örgütü’nün (OIC) 57 üyesi vardır ve ülkelerin tümünde sadece 600 adet üniversite bulunmaktadır.

*Yani üniversite başına 3 milyon Müslüman düşmektedir.

*Başka bir deyişle 3 milyon kişi için bir üniversite yapılmıştır (Bunların kalitesi de, kalitesizliği de başka bir sorundur!).

 

Fakat sadece

*ABD’de 5758 adet üniversite vardır.

 

*Shanghai Jiao Tong Üniversitesi tarafından 2004 yılında hazırlanan “Dünya Üniversitelerinin Akademik Deger Listesi”nde”Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerin hiç birinden ilk 500’e giren tek bir üniversite yoktu.

 

Neden?

Yanıt:

*Kalitesiz ve ezberci eğitim…

 

OKUMA YAZMA ORANLARI DA ÇOK çok düşük.

 

*UNDP tarafından toplanan verilere göre Hıristiyan dünyasında okuma-yazma bilenlerin oranı % 89’dur.

*Bunların %98’i ise en az ilkokul mezundur ve 100 kişiden 40’ı üniversite mezunudur.

*15 Hıristiyan çoğunluğa sahip ülkedeki okuma-yazma oran ise %100’dür, yani bu 15 ülkede okuma-yazması olmayan tek kişiye rastlamak olası değildir!.

 

Müslüman ülkelerde durum bunun zıddıdır:

*100 kişiden sadece 40’ı okuma-yazma bilir ve herkesin okuryazar olduğu bir tek Müslüman ülke bulunmamaktadır!

*Bunların %50’si ilkokul mezundur ve sadece %2’si üniversiteyi bitirmiştir.

 

BİLİM İNSANLARININ ORANLARI DA ÇOK DÜŞÜK!

 

*ABD’de toplam bilim insanı sayısı 4.000,

*Japonya’da 5.000’dir.

 

*57 Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerdeki toplam bilim adamı sayısı ise sadece 230 kişidir. *(Akademisyenlerin hepsi bilim insanı değildir.

Bilim insanı demek, pozitif bilimlerle aktif olarak uğraşan kişi demektir.)

Ve her 1 milyon Müslüman kişiye yaklaşık sadece 1 bilim insanı düşmektedir.

*Teknisyenler bakımından Müslüman çoğunluklu Arap ülkelerdeki durum daha da kötüdür:

*Her 1 milyon Müslüman Arap nüfus içinde 50 teknisyen bulunmaktadır.

 

*Hıristiyan dünyasında ise her bir milyon kişi içinde 1000 teknisyen bulunmaktadır.

 

NEDEN?

Yanıt:

*Kalitesiz-Ezberci eğitim ve ARGE’ye (araştırma geliştirmeye) yeterli kaynak ayrılmaması…

*Çünkü Müslümanlar gayri safi milli gelirin yalnızca % 0,2’sini araştırma-geliştirme bütçesi olarak ayırıyor.

 

*Buna karşın Hıristiyan dünyası araştırma-geliştirmeye % 5 oranında, yani 25 kat daha fazla fon ayırmaktadır.

 

SONUÇ:

*İslam dünyası yeni bilgi üretebilecek kapasiteden yoksundur.

*Ayrıca dünyanın ürettiği bilgiyi kendi halklarına öğretmekte de başarısızdır.

*Bunun kanıtı ise ileri teknoloji ihracat rakamlarında saklıdır:

– Pakistan’ın ileri teknoloji ihracatının toplam ihracatın içindeki oran %1’dir.

– Suudi Arabistan, Kuveyt, Fas ve Cezayir’in ise % 0,3’tür.

 

– Hristiyan Singapur’da bu oran % 58′dir.

 

Gelecek Bilgi temelli toplumların olacaktır.

 

İlginçtir ;

– Müslüman 57 ülkenin gayri safi milli hâsılalarının toplamı 2 trilyon doların altındadır.

 

Buna karşın ;

– 310 milyonluk ABD tek başına 12 trilyon dolar değerinde mal ve hizmet üretmekte;

– Çin 8 trilyon dolar,

– Japonya 3,8 trilyon dolar ve

– Almanya 2,4 trilyon dolarlık üretim yapmaktadır.

*(Satın alma gücü eşitlenerek hesaplama yapılmıştır.)

 

İşin daha acıklı tarafı ise şudur:

 

– İslam Dünyasının gayri safi milli hâsılasının tüm dünya gayri safi milli hâsılası içindeki oranı hızla azalmaktadır.

 

O halde Müslümanlar neden bu kadar güçsüzdür?

Cevap:

*Kaliteli ve Çağdaş Eğitim yoksunluğu.

Çok kesin biçimde söylersek; *Akılcı olmayan, ezberci, teslimiyetçi egitim .

 

(Dr. Faruk Saleem – İslamabat, Pakistan Uyanmamız için çok önemli. Lütfen okuyun okutun

Devamını Oku

Gurbetçi Şebnem Yalçın anlatıyor

Gurbetçi Şebnem Yalçın anlatıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Gurbetçi Şebnem Yalçın anlatıyor:

Bizim insanımız sorun!…Bizim insanımız sıkıntı!..
* Herkes sadece ve sadece her zaman, her yerde kendi çıkarının peşinde.
* Kul hakkı diye birşey yok bu memlekette.
* Herkes herkesin sırtından en kolay şekilde çıkar elde etme derdinde.
* Herkes bir başkasına çok kolay yalan söylüyor, hem de her konuda. Herkes her konu hakkında bilgi sahibiymiş konunun uzmanıymiş gibi her yerde çok rahat konuşuyor.
* Dostluklar dahi çıkar üzerine kurulmuş burada. Ele geçirilen fırsatlar bilinçsizce değerlendirilmekte.
* Ne vefa var ne vicdan. Insanlar yüzleri kızarmadan yalan konuşuyorlar. Yalanların üstünü örtbas ediyorlar.
* Varlıklı olan doymuyor, yokluk çeken ise kendi başarısızlığını hükümete yüklüyor!
Dua ederek bu yokluktan kurtulacağını düşünmeye zorlanıyor.
*Hiç kimse kendine karşı dürüst değil!
Kendine karşı dürüst olmayan insan, başkasına karşı nasıl dürüst olabilir ki?..
* Türkiye’de yaşayan insanlarımızın bir çoğu Almanlar’dan “GAVUR” diye söz eder.
* Çok tiksindiğim ve asla kullanmadığım bir kelime. Gavur, Allah’ı olmayana denir, başka dînden olana bu şekil hitap edilmez!
* Evet, Almanların biz Türkler’den öğreneceği bir çok şey vardır mutlaka. Merhamet gibi, samimiyet gibi…
Ama bizim insanımızın elin Alman’ından öğrenmesi gereken çok daha fazla şeyler var!..
Bundan emin olabilirsiniz!..
* Gavur dedikleri, asla kişiye göre fiyat belirlemez,
* Hiç kimseye saygısızlık etmez,
* Hic kimsenin hakkını gasp etmez. Bir yerde sıra varsa, asla sirayi bozmayı ya da hiç kimsenin önüne geçmeyi denemez…
* Kendisine verilen görevi en iyi şekilde yerine getirir,
* Hiç kimsenin hakkına girmez, asla fırsatçılık etmez.
* Her zaman söz verdiği saatte gelir, işini en iyi şekilde yapar ve gider.
* Asla arabadan yola çöp atmaz.
* Asla Pazar günü piknik yapmak için gittiği yerde artıklarını sağa sola öylece bırakmaz, asla herhangi bir plajda çöp bırakmaz, tüm atıklarını düzenli şekilde toplar, ağzını kapatır, bağlar ve mutlaka bir çöp kutusuna atar.
* Dışarıda köpek gezdireceği zaman mutlaka yanına plastik eldiven ve kaka toplama poşeti alır ki, köpek yürüyüş sırasında yolda kaka yaparsa, poşetle o kakayı yerden alır ağzını bağlar ve çöpe atar…
* Otoyolda sen bana niye yol vermedin, neden önüme geçtin gibi saçma sebeplerden dolayı hiç kimsenin önüne geçmez, hiç kimseyle kavga etmez, arabasında beyzbol sopası taşımaz.
* Bu memlekette (Türkiye’de) en iyi hastaneler, en iyi şirketler de kurulsa bizim insanımız insan olmadıktan sonra bu memleket hiçbir yere varamaz.
* Birinci kalite hastane yapılır, doktor vaktinde odasında olmaz, temizlikçi temizliği düzgün yapmaz, hemşirelerin elinden telefon düşmez, hastalar desen herkes herkesin sırasını kapma derdinde.
* Hiç kimsenin kurallara uyduğu yok.
Cezalar caydırıcı değil diye sitem ederler, suçluya ceza verildiğinde hükümete küfür ederler.
* Katil müebbet yer, katilin ailesi hükümet’e söver, katil serbest kalır, bu sefer öldürülen’in ailesi hükümete söver.
* Hakimler, savcılar kime göre adil belli değil, herkesin adalet anlayışı bir garip bu memlekete.
* Bizim insanımız insan olmayı başaramadığı sürece yer yüzünün en iyi yöneticisi de geçse bu devletin başına, biz bir arpa boyu yol alamayız.
Çünkü önce zihniyet değişmeli, önce ahlak anlayışı ve vicdan değişmeli, önce iyi insan olmalı insanlar… ”
NE DERSİNİZ?

Devamını Oku

EBRAR SİTESİ VE TÜRKİYE

EBRAR SİTESİ VE TÜRKİYE
0

BEĞENDİM

ABONE OL

6 Şubat Büyük Depremin simgesi kesinlikle Kahramanmaraş’taki Ebrar Sitesi’dir.*

 

*320 dairelik büyük bir site. Ölü sayısı 1200.*

 

Tam 5 gün bu siteye kurtarma ekipleri gelmedi. *Ancak simge oluşunun nedeni bunlar değil.*

 

Ebrar Sitesi’nın müteahhiti *Emekli Din Dersi ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Tevfik Tepebaşı.* Abdestli namazlı, ağzı dualı, kalbi zikirli bir adam… Bütün konutları *“Depreme dayanıklı cennetten bir köşe”* diyerek pazarlamış. Dindar vatandaşlarımız da *“Alnı secdeye değiyor, çalmaz çırpmaz, paramız da Müslümana gitsin”* diyerek konutları güvenle satın almışlar.

 

6 Şubat Depreminde Ebrar Sitesi’nin her biri 32 daireli 8 bloku yerle bir oldu, 1200 kişi öldü. Tv gazetecisi site enkazına yaklaşıyor, *beton blokları eline alıp ufalıyor… Aaa o da ne?.. Koskoca Din Dersi ve Ahlak Bilgisi öğretmenimiz çimentodan çaldıkça çalmış…

 

Kamera inşaat demirlerine yakın plan yaklaşıyor; olması gerekenin yarısı kalınlıkta; demirden de çalmış…*

 

Bütün bunlar yetmezmiş gibi blokların altında fırınlar, marketler, kafeler…

 

Ama hakkını yemeyelim Tevfik Tepebaşı yaptığı siteye güzel bir isim koymuş: Ebrar, Arapça “Güzel huylu, çalmaz çırpmaz, haram yemez” anlamını taşıyor.*

 

Ebrar Sitesi sadece Kahramanmaraş değil, Türkiye’dir. Yaşar Nuri Öztürk kitabına “Allah İle Aldatmak” adını boşuna koymamıştı. Tevfik Tepebaşı’nın yaptığı tam da bu işte!..

Ey vatandaş, dini ticarete siyasete alet eden dinsizlerden bıkmadın mı sen?

Devamını Oku

Köylü milletin efendisidir cümlesi nereden geliyor?

Köylü milletin efendisidir cümlesi nereden geliyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kıymetli dostlar…Tarih Yaşamın Öğretmenidir..*

*KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR CÜMLESİ NERDEN GELİYOR

*”Atatürk,* Sofya’ya askeri ataşe olarak gönderilir.

Bulgaristan henüz 5 yıllık bir ülkedir. Sofya da bir pastane vardır. Diplomatik erkan genel olarak
o pastanede kahvaltı yapmaktadır.

*Atatürk* de orada yapar kahvaltısını.
Bir sabah bir köylü girer pastaneye. Bohçası vardır elinde, bir masaya oturur ve bohçasını yanına bırakır.

Bir garson gelir, köylü süt ve kek ister. Garson ise köylünün pastaneden ayrılmasını ister.
İtiraz eder köylü. Birkaç garson daha gelip tekrarlarlar dışarı çıkmasını.

Köylü öfkelenir ve bağırmaya başlar. ” Senin sattığın sütü ben üretiyorum, senin sattığın pasta, börek, çöreğin ununu ben üretiyorum.

Peynirini, yoğurdunu ben üretip veriyorum. Pastana koyduğun meyveyi ben üretiyorum ve sen benim ürettiklerimi bana vermiyorsun öyle mi?

Hayır çıkmıyorum ve kahvaltımı burada yapacağım” der..Herkes suspus olur.
Köylünün istedikleri masasına gelir, kahvaltısını yapar ve bir miktar parayı masaya fırlatarak çıkar ve gider.

Tüm her şeyi izler *Atatürk* Küçük kareli not defterine şu notu düşer:

*”Bir gün benim köylüm de bu köylü gibi olursa millet olduk demektir “der ve ekler.*

*KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR*

Devamını Oku

Dindarlar mutlumudur?

Dindarlar mutlumudur?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

 

ODTÜ (Orta Doğu Teknik Üniversitesi) öğretim üyesi,

yasin Ceylan’ın bir özelliği de imam hatip lisesi mezunu olması.

 

Prof. Ceylan bir soruya cevaben başarılı gençlik yerine dindar gençlik yetiştirmenin doğru olmadığını söylüyor ve sebebini şöyle izah ediyor:

– Çünkü Müslüman, dünya mutluluğu peşinde değildir, öbür dünya mutluluğu peşindedir. İmam hatipte okudum, medreseden geliyorum, İslam’ın öngördüğü dünya, öbür dünyaya yatırımdır, buraya geçici bakar. Dünya mutluluğu ikinci plandadır, asıl mutluluk ertelenmiş mutluluktur. Bir insanın zihninde bu varken neden bu dünyada bu kadar başarılı olsun? Yatırımı öbür tarafadır. İslam’ın Batı tipi bir medeniyet kurma ideali yoktur, ihtimali de yoktur. Batı medeniyetinde, bilim, sanat, edebiyat, refah, neşe, şiir falan var. İslam böyle bir toplum öngörmüyor. Ben de iddia ediyorum ki dünya mutluluğu olmadan başarı olmaz, dünya mutluluğu olmadan ahlak da olmaz. Mutsuz insan ahlaklı olamaz, sevemez. Mutsuzlar arasında dayanışma da olamaz.

– Ya o insanlar ahirete çalıştıkları için mutlularsa?

– İnsan tabiatına aykırıdır, insan tabiatı bu dünyaya yönelik mutluluk ister. Dünyasını mükemmelleştirmeyen insan kim olursa olsun mutsuzdur.”

Yasin Ceylan.

Devamını Oku