Organ nakli olmuş hastalar, tedavi olacak hastane bulmakta büyük güçlükler yaşadıklarını belirterek, ““Bu organlar yaşamasın mı “ diye isyan etti.
Kendilerini hayata bağlayan organları yaşatmak için ömürboyu doktor kontrolü altında olması gereken organ nakli hastaları, nakilden bir yıl sonra takip edilebilecekleri hastane bulmakta büyük güçlük çekiyor. Hastalar, “Bizim organlarımız yaşamasın mı?” diye isyan ederken Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na konuşan Organ Nakli ve Diyaliz Dayanışma Derneği Pınar Dülger, sorunun hayati boyutta olduğunu söyledi.
Dülger, şunları söyledi, “Ben İstanbul’da bir zincir hastanede böbrek nakli ameliyatı oldum. İlk yıl sadece muayene ücreti aldılar, onun dışında yatarak tedaviden ödeme almadılar. Ancak ikinci yıl (2016 yılında) gecelik yatış ücreti almaya başladılar. Ne yazık ki şu anda nakil ameliyatını yapan hastaneler, naklin ikinci yılında organ nakli hastalarından yatış ve muayene ücreti talep ediyorlar. Nakil hastaları geceliği 10-13 bin TL’yi bulan tedavi ücretlerini ödemekte zorluk çekiyorlar”
“Yasal olarak organ nakli ve kanser hastalarının özel hastanelerde hiçbir katkı payı ödememeleri gerekiyor. Özel hastanelerin istediği bu ücretler nedeniyle organ nakil olan hastalar, tedavileri aksadığı veya geciktiği için organlarını kaybetme riski ile karşı karşıya kalıyorlar. Çünkü tedavi olacak merkezi hastane hastane gezerek bulmaya çalışıyorlar”
“Bazı üniversite ve kamu hastaneleri ise, “Biz nakil yapmadığımız hastaya bakmayız” diyerek hastayı kapıdan çeviriyorlar. Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun nakil hastalarının hayatlarını riske sokan bu soruna bir çözüm bulmalarını bekliyoruz”
“Türkiye’de organ bağışlarının ve beyin ölümü bildirimlerinin çok düşük olması, birçok üniversite ve devlet hastanelerinde nakil öncesi, nakil ve nakil sonrası süreçlerini yürütecek yeterli uzman kadronun bulunmaması, canlıdan canlıya nakil süreçlerindeki sorunlar, organ bekleyen hastaları, özel hastanelerde nakil olmaya itiyor. Ve bunun sonrasında da hastaların takip sorunları başlıyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)