DOLAR 32,9949 -0.11%
EURO 35,8195 -0.26%
ALTIN 2.528,010,83
BITCOIN 22343940,80%
Şanlıurfa
31°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Şanlıurfalı gazetecilerden İsrail saldırılarına protesto

Şanlıurfalı gazetecilerden İsrail saldırılarına protesto

ABONE OL
1 Kasım 2023 19:41
Urfa Haberleri Şanlıurfalı gazetecilerden İsrail saldırılarına protesto
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Şanlıurfa’da görev yapan basın mensupları, bugüne kadar 35 gazetecinin hayatını kaybettiği Gazze’ye yönelik saldırıları protesto edildi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik katliamında bugüne kadar 35 gazetecinin hayatını kaybettiği açıklandı.
Şanlıurfa’da görev yapan medya mensupları da yaşanan bu katliama tepki
göstermek amacıyla basın açıklaması düzenledi.

Doğru Medya Grubu Temsilciliği öncülüğündeki etkinlik Rabia Meydanı’nda gerçekleştirildi.

Burada açıklama yapan Doğru Medya Grubu Şanlıurfa Temsilcisi Osman Gülebak, İsrail’in Gazze’ye yönelik
saldırılarını kınayarak, “Siyonist işgalci rejim İsrail’in yaptığı saldırılarda
son olarak; Gazze’de ölen sivillerin sayısı 3 bin 457’si çocuk, 2 bin 236’sı kadın, 35’i gazeteci olmak üzere 8 bin 306’ya yükseldi” dedi.

“Bu katliamların bir an önce son bulması için başta, uluslararası, ulusal ve yerel basın meslek örgütleri olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarını ve siyasileri gerekli tepkiyi ortaya koymaya davet ediyoruz” diyen Gülebak şu ifadelere kullandı:

“Gazze’de yıkım, ölüm, vahşet, katliam var. Gazze’nin üstüne bombalar yağıyor. Gazze’de elektrik yok, su yok, yiyecek yok, yaşama hakkı yok. Gazze’de sadece vahşi bir soykırım var.
Masum çocuklar ölüyor, kadınlar ölüyor, ihtiyarlar ölüyor, gazeteciler ölüyor.  Hastanelerde yer yok, yoğun
bakımlar işlevsiz, jeneratörlerin yakıtı bitmiş durumda. Evet, bugün Gazze’de
insanlık tarihinde görülmemiş bir vahşet, bir soykırım yaşanmaktadır. Ama İslam
âlemi sessiz, dünya sessiz, sözde insan hakları savunucuları başını kuma gömmüş
durumda…

Bu vahşi soykırım karşısında sözde insan hakları savunucusu Batılı ülkeler, bırakın bu soykırımı durdurmayı Siyonistleri daha da cesaretlendirecek tavırlar ortaya koymuştur. Hiç de garipsemediğimiz bu tavır, yüzyıllardır batı adına bize pazarlanan ‘özgürlük, insan hakları ve demokrasi’ gibi değerlerin sadece bir safsatadan ibaret olduğunu ortaya çıkarmıştır. Yüzyıllardır savunduklarını iddia ettikleri değerleri ayaklar altına alan Batılı ülkeler, bu saatten sonra bu kavramlarla diğer toplumları çok kolay aldatamayacağı gibi bu ikircikli tavırları, her dönem alınlarında kara bir leke olarak duracaktır. Siyonist işgalci rejim bu
soykırım ve katliamlarını perdelemek amacıyla daha ilk günden bir takım Batı
medyasını yanına alarak Filistin halkı aleyhine ciddi dezenformasyon içeren
haberleri dünyayla paylaşmış fakat bu yalanları çok kısa bir sürede ortaya
çıkmıştı.  Meslek ilkeleri gereği toplumu
doğru bilgilendirmesi gereken Batı medyasının, yaydığı yalan haberlerle işgalci Siyonist rejimin katliamlarını örtme görevini üstlenmesi aslında Batı medyasının, ne kadar özgür ve tarafsız olduğunu ortaya çıkarmıştır.

İnsanları doğru bilgilendirme vazifesini terk ederek işgalci siyonistlerle iş tutan Batı medyasının da bu soykırıma ortak olduğu aşikârdır. Dünyaya yaydığı yalan
haberlerin ellerinde patladığını gören işgalci rejim, Gazze’de işlediği vahşi
cinayetleri dünya kamuoyu duymasın diye hedefine çok zor şartlarda görevlerini
yapan eden basın mensuplarını koymuştur. Gazze’ye yönelik devam eden
katliamlarda son olarak 3’ü kadın olmak üzere 35 gazeteci meslektaşımız
hayatını kaybederken, birçoğunun da yakınları yaşanan katliamın kurbanı
olmuştur. Bu sayının daha nereye varacağını da şu an kestirmek güç.  Gazetecilerin sadece görevlerini yaptıkları
için katledilmesi işgalci rejimin tarihinde bir ilk değildir. Gazetecilerin hedef alınması noktasında sicili hayli kabarık olan işgalci siyonist rejim, daha bir yıl önce kadın gazeteci Şirin Ebu Akile’yi kameralar karşısında katletmişti. Bu katliam karşısında maalesef gerekli tepkiler ortaya konulmadı.
Belki de işgalci siyonistlerin gazetecilere yönelik bu pervasızlığının nedeni,
kamuoyunun sessiz kalmayı tercih etmesidir.

Bizler, saldırıların başladığı ilk günden bu yana mazlum Filistin halkının uğradığı katliamları gündemimizin en üst sırasına koyup Gazze’ye ses olmaya çalıştığımız gibi bundan sonra da bu hassasiyetimizi devam ettireceğiz. Ayrıca bu soykırımı dünyaya duyururken katledilen meslektaşlarımızı da unutmayacak her zaman onlara ses olmaya devam
edeceğiz. Bu vesileyle işgalci Siyonist rejimin Gazze’de uyguladığı soykırımı,
toplumu bilgilendirme adına her türlü riski alarak görevini yapan gazeteci
meslektaşlarımızın ve ailelerinin katledilmesini kınıyoruz”.

BİHA

 


En az 10 karakter gerekli